
“TÜSİAD Kurum–Girişim İş Birliklerinde Stratejik Uyumu Yakalamak” Raporu Yayımlandı
TÜSİAD, Türkiye girişimcilik ekosisteminde kurum–girişim iş birliklerinin mevcut durumunu ve geliştirilmesine yönelik önerileri içeren “Kurum – Girişim İş Birliklerinde Stratejik Uyumu Yakalamak” başlıklı raporunu yayımladı.
Türkiye, son yıllarda girişimcilik dünyasında yalnızca bölgesel değil küresel ölçekte de dikkat çeken bir konuma geldi. Yatırım fonlarının artışı, kurumsal aktörlerin girişimlere katılımı, toplam yatırım hacmi ve yüksek değerlemelere ulaşan girişimler bu gelişimin en önemli göstergeleri arasında. Bu büyümede, kurumların yalnızca yatırımcı değil, aynı zamanda müşteri ve operasyonel destek sağlayıcı olarak üstlendiği rol kritik bir önem taşıyor.
Rapor, kurum–girişim iş birliklerinde karşılaşılan uyumsuzlukları üç ana başlıkta inceliyor:
- Ticari Boyut: Pilot uygulamalarda (PoC) net kriterlerin tanımlanmaması, girişimler için zaman ve kaynak kaybına yol açıyor. Ayrıca uzun ödeme vadeleri ve kurumların ürün-hizmetlerde kendine özel uyarlama beklentileri girişimler için ağır yükler oluşturabiliyor. Raporda, sürecin başında ölçütlerin netleştirilmesi, şeffaf sonuç paylaşımı ve adil ödeme koşullarının belirlenmesi gerektiği vurgulanıyor.
- Ortaklık Boyutu: Yatırım süreçlerinin yavaş ilerlemesi, kapsamlı hukuki talepler, kurucular arasındaki belirsizlikler ve kurumların yüksek hisse oranı istemesi girişimler açısından risk oluşturuyor. Rapor, ekosistemde kabul gören şablon sözleşmelerin kullanılmasını, kurucu rollerinin yazılı hale getirilmesini ve esnek hisse/çıkış modelleriyle ilerlenmesini öneriyor.
- Yönetişim Boyutu: Kurumların yönetim kuruluna katılım talepleri ve kendi prosedürlerini uygulama isteği, girişimlerin esnekliğini azaltabiliyor. Ancak deneyim aktarımı açısından fayda sağlıyor. Bu noktada, temsili katılımın korunması ve karar süreçlerinde girişimlere alan bırakılması kritik görülüyor. Ayrıca kurum içindeki görev değişikliklerinin iş birliklerini olumsuz etkilememesi için süreçlerin kişilere değil, tanımlı mekanizmalara bağlı hale getirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Raporda ayrıca, itibar yönetimi ve kriz iletişimi konularına da değiniliyor. Tarafların iletişim stratejilerini baştan belirlemesi, kamuoyunda oluşabilecek olumsuz algıların önüne geçmek açısından önemli bulunuyor.
Raporun öne çıkan mesajı şu: Kurum–girişim iş birliklerinde stratejik uyum sağlanmadan sürdürülebilir değer üretmek mümkün değil. Net kriterler, esnek sözleşmeler, adil süreçler ve taraflar arasında karşılıklı anlayış, iş birliklerinin hem bugünü hem de geleceği için kritik bir başarı faktörü.
Detaylı rapora buradan ulaşabilirsiniz.
